Ekonomist Prof. Dr. Ömer Faruk Çolak: “Emekliyle çalışan arasındaki makas ilk defa bu hale geldi

BEĞENDİM

ABONE OL

News

TBMM’de dün gece kabul edilen torba kanun ile vergi artışlarının yanı sıra Emekli Sandığı, BAĞ-KUR ve SGK emekli maaşlarına, yılın kalan 6 ayı için enflasyon farkı ile birlikte toplam yüzde 25 artış yapılması da sağlandı. Ancak kök maaşı düşük olanlar yine 7 bin 500 TL almaya devam edecek. Ekonomist Prof. Dr. Ömer Faruk Çolak, “Emekliyle çalışan arasındaki makas ilk defa bu hale geldi. Ben, emekli profesörüm. Şu anda benim emekli maaşım, çalışan bir asistanın maaşından daha düşük. Hatta çalışan bir imamdan daha düşük. Emekliler, en muhalefetsiz, muhalefet hareketi yapamayan, başkaldırısı olmayan sınıftır. Sayın Şimşek de bunu bildiği için o sınıfa yüklenmiştir” dedi.

Memur ve emekli maaş zamlarıyla ilgili torba kanun dün gece Meclis Genel Kurul’da kabul edildi. Emekli Sandığı, BAĞ-KUR ve SGK emeklileri, yılın kalan 6 ayı için enflasyon farkı ile birlikte toplamda yüzde 25 maaş zammı alacak. Geçtiğimiz mart ayında yaşanan düzenlemede en düşük emekli aylığı 5 bin 500 liradan 7 bin 500 liraya yükseltilmiş, aradaki fark Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından karşılanmıştı. Bu nedenle kök maaşı düşük olanlar yüzde 25 artırılsa bile bu sınıra ancak çıkacağı için en düşük maaşları yine 7 bin 500 TL’de kalacak.

İktisat ve Toplum Dergisi editörü, iktisatçı, yazar Prof. Dr. Ömer Faruk Çolak, emekli maaşlarında yapılan yüzde 25 artışla ilgili olarak ANKA Haber Ajansı’nın sorularını yanıtladı.

“20 YILDA BORÇLANMA 20 KAT ARTTI”

“Emekli olan kesim bir baskı unsuru değil. Emekliler grev yapamaz, bir baskı unsuru olarak siyasi partilerin önüne pek gidemiyorlar. En çıplak ve korumasız grup onlar. Bu tartışmaların temelinde yatan olgu; geçtiğimiz 2018’den bu yana hükümetin uyguladığı maliye politikasındaki bütçe açığının yüksek olması, bu bütçe açıkları nedeniyle de borçlanmanın yüksek olması… Türkiye Cumhuriyeti geçtiğimiz 20 yıl içerisinde öyle bir borçlanma tablosu çizdi ki, bu borçları ödemek için son 2 yıldır zorlanıyoruz. 20 yılda borçlanma, 20 kat arttı.

“MECLİS’TE GÖRÜŞÜLEN TASLAK YASADA BAŞKA BİR TASARRUF ÖNLEMİ GÖRDÜNÜZ MÜ?”

Şu anda borçları ödemekle ilgili sorun olduğu için hükümet harcamaları kısmak istiyor, gelirleri arttırmak istiyor. Harcamaları kısarken de emekten yana eşitlikçi davranmadı. En savunmasız olan grubun emekli maaşlarını arttırmayarak… Tek tasarruf ettiği yer orası. Meclis’te görüşülen taslak yasada başka bir tasarruf önlemi gördünüz mü? Örneğin; kamuda beş maaş alan bürokratlar var, ‘sadece tek maaş alınacaktır, kamuda giderler artmıştır, bunlar engellenecektir’ diye bir şey duydunuz mu? Emekli maaşlarını enflasyonun altında tutarak bir tasarruf sağlayacaklar.

“BENİM EMEKLİ MAAŞIM, ÇALIŞAN İMAMDAN DAHA DÜŞÜK”

Emekliyle çalışan arasındaki makas ilk defa bu hale geldi. Ben, emekli profesörüm. Şu anda benim emekli maaşım, çalışan bir asistanın maaşından daha düşük. Hatta çalışan bir imamdan daha düşük.
Çalışan sınıfta verimlilikle ilgili bir mesele var. Çalışan sınıfı kontrol altında tutmak gerekiyordu, emekliler için böyle bir şeye gerek yok. Türkiye’de 15 milyon emeklinin hakları ellerinden alındı. Enflasyonun altında kaldılar. Türkiye’de gelir dağılımı giderek bozulacak, işsizlik artacaktır.

“BÜYÜK KENTLERDE YAŞAYAN EMEKLİLERİN DURUMU HAKİKATEN KÖTÜ”

Kök ücret emeklinin asıl ücretidir. Seyyanen zamlar uzun dönemde ağırlığını yitirir. Asıl olan kök ücrettir. Maaş artışları kök ücret üzerinden yapılır. Kök ücrete seyyanen zam yedirilmediği için önümüzdeki dönemde bu aldıklarını sevinen memurlar da üzülecektir. Makas çok açıldığı için emeklilerin durumu hakikaten kötü durumdadır, özellikle büyük kentlerde yaşayanlar.

“EMEKLİLER EN MUHALEFETSİZ, MUHALEFET HAREKETİ YAPAMAYAN, BAŞ KALDIRISI OLMAYAN SINIFTIR”

Emekliler, en muhalefetsiz, muhalefet hareketi yapamayan, başkaldırısı olmayan sınıftır. Sayın Şimşek de bunu bildiği için o sınıfa yüklenmiştir. Türkiye’de şu anki hükümet harcamaları kısmıyor sadece emekli maaşlarındaki harcamaları kısıyor. Hükümet borç bulamazsa ne emekliler ne de memurlar maaş alamaz. Türkiye’de ortalama ömür 80 oldu. ’80 yaşına kadar yaşayabilen bir ülkede 50 yaşında emekli olunursa bu 30 yıl ücret ödeyeceksiniz’ demektir, bunu kaldıramazsınız.”